Human Genetics dergisinde yayınlanan araştırma, OCA2 olarak adlandırılan bir gende meydana gelen mutasyonun yaklaşık 8,000 yıl önce Karadeniz'in kuzey doğu kıyılarına yakın bir yerde gerçekleştiğini gösteriyor.
Şimdiye kadar mavi gözlerin nasıl ortaya çıktığı, her zaman genetik bir gizem olmuştur. Kopenhag Üniversitesindeki araştırmacılara göre; 6-10,000 yıl önce olan tek bir mutasyon, yer yüzündeki tüm mavi gözlerden sorumludur.
Human Genetics dergisinde yayınlanan araştırma, OCA2 olarak adlandırılan bir gende meydana gelen mutasyonun yaklaşık 8,000 yıl önce Karadeniz'in kuzey doğu kıyılarına yakın bir yerde gerçekleştiğini gösteriyor. Gen, iris'i mavi yapmıyor, bundan ziyade kahverengi melanin pigmenti üretimini engelliyor.Normalde hepimiz kahverengi gözlere sahibiz diyor, takımın lideri olan Dr. Hans Eiberg.
Aynı zamanda şu anda birçok insan kahverengi göze sahip. Muhtemelen son buzul çağının bitmesini takiben ortaya çıkan hızlı kolonileşme esnasında yayılan nadir bir mutasyon; Avrupalıların tuhaflığına (saç ve göz rengi), insan evriminin en büyük sırlarından birine ışık tutuyor. Avrupa ve yakın doğulular, kendilerini insan ırkının geri kalanından ayıran birçok karakteristik özelliğe sahipler.
Avrupalıların tek farkları sadece mavi gözleri değil (bazı İskandinav ülkelerinde bu oran yüzde 95) ayrıca diğer etnik gruplardan çok farklı tenleri ve saç renkleri de söz konusu. Sadece Avrupa da, çok sayıda sarışın, kızıl, esmer, soluk tenli, yanık tenli, mavi gözlü ve yeşil gözlü insanı bir arada yaşarken bulabilirsiniz. Dünyanın geri kalanıysa birbirine benzer şekilde koyu renk saçlı ve koyu renk gözlüdür.
Bir teoriye göre, Avrupa'nın soğuk havasının ve kapalı gökyüzünün bunda payı olduğu yönündedir.Kuzey bölgelerde bulunan, güneşe karşı hassas, dünya nüfusunun yüzde sekizini oluşturan mavi gözlü insanların, beyaz tenleri D vitamini üretimi açısından daha iyidir. İleri sürülen başka bir fikre göre, Avrupa'da görülen bu garip ten, göz ve saç renkleri, 25,000 yıl önce ölmüş Neandertal (eski insanlar) melezlerinden kaynaklanmaktadır.
Belkide Neandertaller sarışın yada kızıl saçlıydılar ve bu genleri onlar bize aktardılar.Bu teorideki sorun, kanıt olmaması, kemiklerden alınan Neandertal DNA kalıntıları, Homo sapienlerle çiftleştiklerine dair herhangi doyurucu bir kanıt içermiyor. Muhtemelen, sarı saç ve mavi gözün ortaya çıkmasıyla ilgili en akla yatkın teori, seks seçimi olarak bilinen mekanizmadır.
Kadın ve erkeklerin, sıra dışı bir özellikten dolayı eşlerini seçmeleri, illaki bedenle ilgili değil ancak basitçe olağan olmayan bir şeyden dolayı seçmeleri olabilir.
Tavus kuşunun devasa kuyruğu (diğer yandan bir işe yaramayan) bunun için en iyi örnektir. Ortada eş seçimi için bir çok mücadele olduğundan seks seçimi önce gelir.Teoriye göre Avrupa da, erkeklerin çoğu, zamanlarını avlanarak geçirdiği için geride az sayıda erkek kalıyordu.
Bazı kavimlerde, sarı saça sahip kadınlar, az sayıda olan erkeklerle eş olabilme aşamasında onların dikkatini çekmek konusunda daha çok şansa sahip oluyordu.Geçmişte bile, sadece mavi gözlü ve sarışın olanlar rağbet görmüyordu, ancak aynı zamanda kesinlikle fazlaca eğleniyorlardı.
Aramızda mavi gözlü olupda Karadenizli olmuyan varsa bilsin ki o KAradenizli..
Şimdiye kadar mavi gözlerin nasıl ortaya çıktığı, her zaman genetik bir gizem olmuştur. Kopenhag Üniversitesindeki araştırmacılara göre; 6-10,000 yıl önce olan tek bir mutasyon, yer yüzündeki tüm mavi gözlerden sorumludur.
Human Genetics dergisinde yayınlanan araştırma, OCA2 olarak adlandırılan bir gende meydana gelen mutasyonun yaklaşık 8,000 yıl önce Karadeniz'in kuzey doğu kıyılarına yakın bir yerde gerçekleştiğini gösteriyor. Gen, iris'i mavi yapmıyor, bundan ziyade kahverengi melanin pigmenti üretimini engelliyor.Normalde hepimiz kahverengi gözlere sahibiz diyor, takımın lideri olan Dr. Hans Eiberg.
Aynı zamanda şu anda birçok insan kahverengi göze sahip. Muhtemelen son buzul çağının bitmesini takiben ortaya çıkan hızlı kolonileşme esnasında yayılan nadir bir mutasyon; Avrupalıların tuhaflığına (saç ve göz rengi), insan evriminin en büyük sırlarından birine ışık tutuyor. Avrupa ve yakın doğulular, kendilerini insan ırkının geri kalanından ayıran birçok karakteristik özelliğe sahipler.
Avrupalıların tek farkları sadece mavi gözleri değil (bazı İskandinav ülkelerinde bu oran yüzde 95) ayrıca diğer etnik gruplardan çok farklı tenleri ve saç renkleri de söz konusu. Sadece Avrupa da, çok sayıda sarışın, kızıl, esmer, soluk tenli, yanık tenli, mavi gözlü ve yeşil gözlü insanı bir arada yaşarken bulabilirsiniz. Dünyanın geri kalanıysa birbirine benzer şekilde koyu renk saçlı ve koyu renk gözlüdür.
Bir teoriye göre, Avrupa'nın soğuk havasının ve kapalı gökyüzünün bunda payı olduğu yönündedir.Kuzey bölgelerde bulunan, güneşe karşı hassas, dünya nüfusunun yüzde sekizini oluşturan mavi gözlü insanların, beyaz tenleri D vitamini üretimi açısından daha iyidir. İleri sürülen başka bir fikre göre, Avrupa'da görülen bu garip ten, göz ve saç renkleri, 25,000 yıl önce ölmüş Neandertal (eski insanlar) melezlerinden kaynaklanmaktadır.
Belkide Neandertaller sarışın yada kızıl saçlıydılar ve bu genleri onlar bize aktardılar.Bu teorideki sorun, kanıt olmaması, kemiklerden alınan Neandertal DNA kalıntıları, Homo sapienlerle çiftleştiklerine dair herhangi doyurucu bir kanıt içermiyor. Muhtemelen, sarı saç ve mavi gözün ortaya çıkmasıyla ilgili en akla yatkın teori, seks seçimi olarak bilinen mekanizmadır.
Kadın ve erkeklerin, sıra dışı bir özellikten dolayı eşlerini seçmeleri, illaki bedenle ilgili değil ancak basitçe olağan olmayan bir şeyden dolayı seçmeleri olabilir.
Tavus kuşunun devasa kuyruğu (diğer yandan bir işe yaramayan) bunun için en iyi örnektir. Ortada eş seçimi için bir çok mücadele olduğundan seks seçimi önce gelir.Teoriye göre Avrupa da, erkeklerin çoğu, zamanlarını avlanarak geçirdiği için geride az sayıda erkek kalıyordu.
Bazı kavimlerde, sarı saça sahip kadınlar, az sayıda olan erkeklerle eş olabilme aşamasında onların dikkatini çekmek konusunda daha çok şansa sahip oluyordu.Geçmişte bile, sadece mavi gözlü ve sarışın olanlar rağbet görmüyordu, ancak aynı zamanda kesinlikle fazlaca eğleniyorlardı.
Aramızda mavi gözlü olupda Karadenizli olmuyan varsa bilsin ki o KAradenizli..