Hayır değildir. Bunun efsane olduğunu söyleyenler, bizzat Bizans ve batı tarihçileri Dukas, Françis ve Clot’un beyanlarını da inkâr edememektedirler. Akşemseddin ve Molla Gürani gibi maneviyat erlerinin fethi müjdelemeleri ve Fâtih’i teşvik etmeleri üzerine, Osmanlı ordusu 29 Mayıs Salı günü sabaha karşı Edirnekapı ile Topkapı arasında umumi bir hücüm başlatmışlardır. Savunmanın temel direği olan Venedikli General Giustiniani’nin yaralanıp cepheyi terketmesi Müslüman askerleri heyecana getirmesi ve Fâtih’den dördüncü saf Osmanlı askerinin de Topkapı surlarına tırmanması emrini almasıyla birlikte Ulubatlı Hasan isimli küçük rütbeli ve genç bir asker veya subay, maiyyetindeki 30 askerle beraber, Osmanlı bayrağını surlara dikmişlerdir.
Buarada önemli olan, olayın yani bir Müslüman askerin sancağı surlara dikmesidir ve bu konuda dost düşman bütün tarihçiler ittifak halindedirler. Tarihçi Françes bu konuda ayrıntılı bilgi verdiği gibi, Dukas da olayı doğrulamaktadır. İsmini tam vermemeleri veya yanlış vermeleri önemli değildir. Önemli olan böyle bir olayın yaşanmasıdır. Nitekim beraberindeki 30 kişiden, atılan ok ve ateşlerle, 18’inin şehid olduğu gelen nakiller arsındadır
Buarada önemli olan, olayın yani bir Müslüman askerin sancağı surlara dikmesidir ve bu konuda dost düşman bütün tarihçiler ittifak halindedirler. Tarihçi Françes bu konuda ayrıntılı bilgi verdiği gibi, Dukas da olayı doğrulamaktadır. İsmini tam vermemeleri veya yanlış vermeleri önemli değildir. Önemli olan böyle bir olayın yaşanmasıdır. Nitekim beraberindeki 30 kişiden, atılan ok ve ateşlerle, 18’inin şehid olduğu gelen nakiller arsındadır